İslâm medeniyeti içinde doğup gelişen belâgat bilimi, eski eğitimimizin temel konularından biriydi. Bu ilim, sözün nasıl, ne şekilde kullanılacağının öğretimi işine yarar ve meânî, beyân, bedî kısımlarını ihtiva eder. Meânî bölümünde genel olarak yazılı ve sözlü anlatımımızın temel ilkeleri izâh edilir, beyân bölümünde dilin estetik boyutuna geçilir ve bedî bölümünde ise dili süslemede kullanılan tezât, tenâsüp, cinâs gibi edebî sanatlar kavratılır.
Tarihî belâgat bilgilerinin sistematik olarak anlaşılması, eski edebiyatı daha iyi kavramamızı sağlayacaktır. Ayrıca çağımız retorik bilimlerini daha doğru anlamamıza da imkân verecektir.
Tanzimat döneminde mekteplerde bir ders kitabı olarak okutulan Ahmed Hamdî Şirvânînin Belâgat-i Lisân-ı Osmânîsi, birinci sınıf bir belâgat kitabı değildir. Ancak belâgat tartışmalarının gittikçe arttığı bu dönemde eser, temel bölümlerinin tam olması ve verdiği örnekler dolayısıyla bir önem kazanmıştır.