1828-1829 Osmanlı-Rus Harbi, sebep ve sonuçları bakımından yakın dönem Osmanlı tarihinin önemli kırılma noktalarından birini teşkil eder. 1828-1829 Osmanlı-Rus Harbi’ne hazırlıksız yakalanan Bâbıâlî, sefer organizasyonunu mümkün mertebe eksiksiz uygulamaya çalıştıysa da istenilen ölçüde gerçekleştiremedi. Kara ve deniz kuvvetlerindeki eksikliği gidermek için yapılan gaza ve cihad çağrıları sonucunda silah altına alınan sivillerin yeterli talim göremeden cepheye gönderilmesi mağlubiyete sebebiyet vermiştir. Yetersiz silah ve mühimmat ile harbe girmek zorunda kalan ordu, sürekli olarak cephelerdeki yetersizlikler ile ilgili yazışmalarla muhatap olmuştur. Cepheler arasındaki koordinasyon eksikliği sefer organizasyonunda aksaklıklara yol açmıştır. Ayrıca savaş alanı haline gelen Osmanlı topraklarında, ordunun iâşe ihtiyacı temin edilemediği gibi sivil yerleşim alanlarında baş gösteren ve kıtlığa varan gıda noksanlığına yol açmıştır. Bu bağlamda elinizdeki kitap, harbin Osmanlı Devleti aleyhinde gelişmesi ve sonuçlanmasında ordu, silah ve mühimmat, ulaşım ve iâşe alanlarındaki kısıtlı ikmal ve lojistiğin nasıl etkili olduğunu göstermesi bakımından önem taşımaktadır.